Resmi Belgede Sahtecilik

Resmi belgede sahtecilik suçu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu kapsamında düzenlenen ve kamu güvenine karşı işlenen suçlardandır.

Madde 204

           “(1) Bir resmi belgeyi sahte olarak düzenleyen, gerçek bir resmi belgeyi başkalarını aldatacak şekilde değiştiren veya sahte resmi belgeyi kullanan kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) Görevi gereği düzenlemeye yetkili olduğu resmi bir belgeyi sahte olarak düzenleyen, gerçek bir belgeyi başkalarını aldatacak şekilde değiştiren, gerçeğe aykırı olarak belge düzenleyen veya sahte resmi belgeyi kullanan kamu görevlisi üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(3) Resmi belgenin, kanun hükmü gereği sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli olan belge niteliğinde olması halinde, verilecek ceza yarısı oranında artırılır.”

 

Bir kamu görevlisinin görevi gereği düzenlediği yazılardan oluşan belgeye resmi belge denir.  Türk Ceza Kanunu’na göre sahtecilik suçunun maddi konusunu oluşturan belge yazılı ve taşınabilir olmalı, hukuki bir değer içermeli ayrıca kim tarafından düzenlendiği belli olacak şekilde düzenleyicisi tarafından imzalanmış olması da gerekmektedir. Korunan hukuki değer, kamunun yani toplumun resmi niteliği haiz olan belgeye güvenidir. Bu nedenle de suçun mağduru birey değil toplumdur.

Resmi Belgede Sahtecilik Suçu (TCK m. 204/1)

İlk fıkrada sayılan hareketler ile resmi belgede sahtecilik suçu, seçimlik hareketli bir suç olarak tanımlanmış olup üç seçimlik hareketle işlenebilir. Bu hareketler:

1-Resmi belgeyi sahte olarak düzenlemek,

2-Gerçek bir resmi belgeyi aldatıcı şekilde değiştirmek,

3-Sahte resmi bir belgeyi kullanmak.

Suçun Tanımı ve Unsurları

  • Sahte resmî belge düzenlemek, hiç var olmayan bir resmî belgenin baştan itibaren sahte şekilde oluşturulmasıdır. Bu belge sanki gerçekten resmi bir kurumdan verilmiş gibi gösterilmekte ama aslında tamamen sahte özelliktedir. Örneğin, hiçbir eğitim kurumuna ait olmayan sahte bir diploma hazırlamak.
  • Gerçek bir resmî belgeyi başkalarını aldatacak şekilde değiştirmek, belgenin içeriği ya da fiziksel özelliklerinin değiştirilmesidir. Ortada gerçek bir belge var ama üzerinde oynama yapılmıştır. Örneğin, gerçek bir nüfus cüzdanında yer alan fotoğrafı, başka bir kişinin fotoğrafıyla değiştirmek.
  • Sahte olduğunu bilerek resmî belgeyi kullanmak, suçun işlenmesi için belgeyi bizzat üretmeye gerek yoktur; kullanılması yeterlidir. Belgede sahteciliği kişi kendisi yapmasa bile, onun sahte olduğunu bilerek kullanması da bu suçun oluşması için yeterlidir. Örneğin, başkasının hazırladığı sahte ehliyetle araç kiralamak.

Bu hareketlerden herhangi birinin gerçekleştirilmesi suçun oluşması için yeterlidir. Hepsi bir arada yapılmış olsa bile tek suç sayılır; ancak ceza belirlenirken bu durum TCK m.61 uyarınca dikkate alınmaktadır.

Nitelikli Hâli (TCK m.204/2)

Kamu görevlisinin, görevi gereği düzenlemeye yetkili olduğu bir belgeyi sahte olarak düzenlemesi hâlinde suçun nitelikli hali oluşmaktadır. Nitelikli halde kamu görevlisi pozisyonunu kötüye kullanarak devlet güvencesi taşıyan belgeyi sahte hale getirmektedir.

Kamu görevlisi TCK m. 6/1/c uyarınca kamusal faaliyetin yürütülmesine atama veya seçilme yoluyla ya da herhangi bir surette sürekli, süreli veya geçici olarak katılan kişidir. Yani kamuda çalışmasına rağmen düzenlemeye yetkili olmadığı bir belgeyi düzenleyen kişi bu suçu işlemiş olmaktadır.

Özelliği, fail yalnızca kamu görevlisi olabilir. Noterler, öğretmenler gibi bazı meslek grupları da bu kapsamda değerlendirilir. Örneğin bir belediye zabıta memurunun gerçekte yapılmayan bir denetimle ilgili sahte tutanak düzenlemesidir.

Suçun failine 3 yıldan 8 yıla kadar hapis cezası verilmektedir. Eğer ki TCK m. 52 uyarınca koşulları oluşmuşsa mahkeme hapis cezasını adli para cezasına çevirebilmektedir. Aynı şekilde CMK m.231 uyarınca da gerekli koşulları sağlarsa HAGB uygulanması mümkün olmaktadır.

Suç özgü nitelikte olup iştirak hâlinde azmettiren ya da yardım edenler TCK m.40/2 uyarınca sorumlu olmaktadır.

Belgenin Aldatıcılık Niteliği

Suçun oluşabilmesi için düzenlenen ya da değiştirilen belgenin aldatıcı nitelikte olması gerekmektedir. Yargıtay’a göre, sadece hatalı veya biçimsel eksiklik içeren belgeler bu suçu oluşturmamaktadır.

Fikri ve Maddi Sahtecilik Ayrımı

Maddi Sahtecilik, belgenin fiziksel olarak taklit edilmesi ya da değiştirilmesi, görünüşüne veya fiziksel haline müdahale edilmesidir. Örneğin, sahte kimlik düzenlenmesi.

Fikri Sahtecilik, gerçek bir belgenin içeriğinin gerçeğe aykırı şekilde düzenlenmesidir. Yani belge görünüşte doğrudur ama içeriği gerçek dışıdır. Örneğin, belediye mühendisi tarafından yapılmayan keşif hakkında yapılmış gibi tutanak düzenlenmesi.

Zincirleme Suç ve Fikri İçtima

Aynı kişiye karşı aynı suç değişik zamanlarda işlenirse zincirleme suç (TCK m.43) hükümleri uygulanmaktadır.

Suç, başka bir suçla birlikte işlenmişse, en ağır cezayı gerektiren suçtan hüküm kurulmaktadır (TCK m.44).

Resmî ve Özel Belge Birlikte Kullanılırsa

Sahte resmî ve sahte özel belge birlikte kullanılmışsa, tek bir suç kabul edilir ancak ceza, en ağır suç dikkate alınarak verilmektedir. Örneğin, sahte diploma (özel belge) ve sahte denklik belgesi (resmî belge) ile iş başvurusu yapılması.

Özel Hükümlerin Önceliği

Örneğin Noterlik Kanunu, Gümrük Kanunu gibi özel kanunlarda ayrı suç tipi varsa TCK m.204 değil, özel hüküm uygulanmaktadır.

Yargılama Usulü

  • Suç şikâyete bağlı değildir.
  • Uzlaştırma ve basit yargılama kapsamına girmemektedir.
  • Etkin pişmanlık hükümlerinin uygulama alanına girmemektedir.
  • Görevli mahkeme, ağır ceza mahkemesidir.

Nitelikli Resmî Belgede Sahtecilik(TCK m.204/3)

Aksi ispat edilene kadar geçerli sayılan ve yüksek delil gücüne sahip belgelerde sahtecilik yapılması, suçun nitelikli hali olarak kabul edilmektedir. Örneğin, noterlik Kanunu’na uygun noter belgeleri, mahkeme ilamları, icra ilamları, CMK’ya göre düzenlenen ceza tutanakları…

Resmî Belgeyi Bozma, Yok Etme veya Gizleme

Madde 205

        “Gerçek bir resmi belgeyi bozan, yok eden veya gizleyen kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Suçun kamu görevlisi tarafından işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.”

 

* bozmak, belgenin okunamaz (yırtma, karalama) hâle getirilmesidir.

* Yok etmek, belgenin tamamen ortadan kaldırılmasıdır.

* Gizlemek, belgenin hukuken kullanılmasını engelleyecek şekilde saklanmasıdır.

Örnek: Mahkeme kararını yok etmek.

Resmi Belgede Sahtecilik suçu(TCK m.204) ve Resmî Belgeyi Bozma, Yok Etme veya Gizleme suçu (TCK m.205) Ayrımını yaparsak:

* Belgenin içeriğinin değiştirilmesi → TCK m.204 kapsamındadır.

* Belgenin yok edilmesi/gizlenmesi → TCK m.205 kapsamındadır.

Resmî Belgenin Düzenlenmesinde Yalan Beyan

Madde 206

“Bir resmi belgeyi düzenlemek yetkisine sahip olan kamu görevlisine yalan beyanda bulunan kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.”

 

Suçun Tanımı:

Bir kişinin, resmî belge düzenleme yetkisine sahip kamu görevlisine gerçeğe aykırı beyanda bulunması ve bu beyana dayanılarak belge düzenlenmesi hâlinde suç oluşmaktadır.Örneğin, sahte ad ve soyad bildirimi ile doğum belgesi alınması.

Suçun Unsurları:

* Yalan beyan kamu görevlisine yapılmalıdır.

* Memur beyanı doğrudan esas alarak (araştırma yapmadan) belge düzenlemelidir.

* Beyana bağlı olarak belge düzenlenmiş olmalıdır.

Suçun Oluşmadığı Hâller

* Memur beyanı araştırarak belge düzenlemişse,

* Belge düzenlenmemişse,

* Belge resmî nitelik taşımıyorsa.

Teşebbüs – Zincirleme Suç – İçtima

* TCK m.206 resmî belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçu teşebbüse uygun değildir.

* Aynı suç işleme kastıyla farklı tarihlerde aynı beyanlar yapılırsa zincirleme suç hükümleri (TCK m.43) uygulanmaktadır.

* Eğer yalan beyan, sahtecilik suçunun içinde erimişse sadece sahtecilikten ceza verilmektedir.

Yargıtay Kararları

  • Farklı Zamanlarda Düzenlendiği Kesin Olarak İspatlanamayan, Aynı Anda Ele Geçirilen Sahte Belgeler Tek Bir Eylem Sayılır; Bu Nedenle Zincirleme Suç Hükümleri Uygulanamaz.
  1. Ceza Dairesi, 2016/1255 E, 2016/4761 K.

“…Resmi belgede sahtecilik suçu bakımından, 5237 sayılı TCK.nun 43. maddesinde, "değişik zamanlarda" denilmesi karşısında; aynı anda gerçekleşen fiillerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmadığından, sanıklar ... ve ...'ın evinde yapılan arama ele geçen sahte belgeler ve plakaların aynı anda ele geçirildiği olayda, belgelerdeki sahteciliğin farklı zamanlarda yapıldıklarına ilişkin kesin delil bulunmaması karşısında, aynı anda düzenlendiklerinin kabulü gerektiği cihetle, eylemin bir bütün olarak tek bir resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu ve zincirleme suç hükmünün uygulanma olanağının bulunmadığı gözetilmeden uygulanması suretiyle fazla ceza tayini, yasaya aykırı,…”

  • Resmi Belgede Sahtecilik Suçunun Oluşabilmesi İçin, Belgenin Aldatma Kabiliyetine Sahip Olup Olmadığının Somut Olarak Değerlendirilmesi Gerekir.
  1. Ceza Dairesi, 2017/2564 E, 2018/773 K.

“…Resmi belgede sahtecilik suçu yönünden yapılan incelemede; Sanığın kullandığı müştekiye ait nüfus cüzdanı fotokopisinin ve yerleşim yeri belgesinin fotokopisinin bulunması, asıllarının ele geçirilememiş olması, dosya arasında bulunan fotokopisinden de 5237 sayılı TCK'nun 204/1. maddesi uyarınca aldatma kabiliyeti olup olmadığının belirlenemeyeceği, bu nedenle sanık hakkında kullanmış olduğu resmi belgeler yönünden sahtecilik suçu isnat edilemeyeceği, ancak kredi sözleşmesini ... adına yapmış olması karşısında sözleşmenin sahte olarak oluşturulan özel belge niteliğinde olduğu ve özel belgede sahtecilik suçunu oluşturacağı gözetilerek, sanık hakkında özel belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulması gerekirken, zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulması,Kabule göre;Resmi belgede sahtecilik suçu ile ilgili olarak; resmi belgede sahtecilik suçuna konu teşkil eden 10/11/2010 tarihli Yerleşim Yeri ve Diğer Adres Belgesi’nin dosyaya getirtilerek, yapılan sahtecilikte aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdir ve tayininin hakime ait olduğu da dikkate alınarak, söz konusu belgenin mahkeme heyeti tarafından incelenip özelliklerinin zapta geçirilmesi, bu şekilde, sahtecilikte aldatma kabiliyeti bulunup bulunmadığının tespitinden sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca, hükmün BOZULMASINA, 12/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.”

 

  • Kamu Görevlisinin Resmi Belgede Sahtecilik Suçunda Kişinin Kamuda Çalışması Yeterli Olmayıp Görevi Gereği Düzenlemeye Yetkili Olduğu Bir Belgeyi Sahte Olarak Düzenlemesi Eylemi Cezalandırılır.
  1. CEZA DAİRESİ Esas : 2012/2988 Karar : 2013/9307 Karar Tarihi :04.06.2013

“…Suç tarihinde Atatürk Devlet Hastanesinde memur olarak çalışan sanık ...'nın, DSİ Antalya 13. Bölge Müdürlüğünde işçi olarak çalışan ... adına sahte istirahat raporu (işgöremezlik belgesi) düzenleyip bu raporlara dayanarak SSK'dan iş göremezlik ödeneği aldığının iddia ve kabul olması karşısında; sahteliğe konu sahte işgöremezlik raporlarının, sanık ...'nın görevi gereği düzenlemeye yetkili olduğu resmi belgelerden olmadığı cihetle; sanığın eyleminin 765 sayılı TCK.nun 342/1. (5237 sayılı TCK.nun 204/1) maddesindeki \"resmi belgede sahtecilik\" suçunu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde fazla ceza tayini,”

 

  • Belgenin Aldatıcılık Niteliği Belirlenmeden Ve Belge Üzerinde İnceleme Yapılmadan Verilen Mahkumiyet Kararını Hukuka Aykırıdır.
  1. CEZA DAİRESİ, Esas : 2016/3768, Karar : 2016/11345, Karar Tarihi :20.06.2016

 

“…Ceza Genel Kurulunun 09.10.2012 gün ve 335-1804 ile 14.10.2003 gün ve 232-250 sayılı kararlarında açıklandığı üzere; muhatabın hatasından, dikkatsizlik veya özensizliğinden kaynaklanan fiili iğfalin, aldatıcılık niteliğinin varlığını göstermeyeceği ve bu nedenle aldatma keyfiyetinin belgeden objektif olarak anlaşılması gerektiği belirtilmiştir. Sahteciliğe konu olan belgenin aldatıcılık niteliğinin olup olmadığının tartışılması ve belirlenmesi öncelikle yargılamayı yürüten mahkemeye ait olup, hakim olayın çıkış, oluş ve akışını, düzenlenen belgelerle yapılan işlemleri göz önüne alarak, sahteciliğin kolaylıkla anlaşılıp anlaşılmayacağını bizzat belirlemeli ve sonucuna göre belgelerde aldatma niteliği olup olmadığını takdir ve tespit etmelidir. Aslı ele geçmeyen sürücü belgesi üzerinde inceleme yapılmasının mümkün olmaması ve aldatıcılık niteliğinin belirlenememesi nedeniyle yüklenen suçun unsurları itibariyle oluşmayacağı ve sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ... müdafiinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak bozulmasına,”

  • Fail Kamuda Çalışmasına Rağmen Görevi Olmayan Bir Konuda Belge Düzenlemişse Bile Kamu Görevlisinin Resmi Belgede Sahtecilik Suçundan Cezalandırılmaz.

 

  1. CEZA DAİRESİ, Esas : 2021/529, Karar : 2021/6135, Karar Tarihi :30.06.2021

 

5237 sayılı TCK'nin 204. maddesinin 2. fıkrasında düzenlenen “görevi gereği düzenlemeye yetkili olduğu resmî belgeyi sahte olarak düzenleme" suçunun “özgü suç" olması ve kamu görevlisinin görevi gereği düzenlemeye yetkili olduğu belgeyi sahte olarak düzenlemesi halinde bu madde hükmü kapsamında cezalandırabileceği; somut olayda ... Onkoloji Hastanesi'nde hemşire olarak görev yapan sanığın, suça konu uyuşturucu maddelere mahsus reçete defteri dip koçanında görevli doktor yerine sahte imza atmak suretiyle düzenlediğinin anlaşılması karşısında, suça konu belgenin sanığın görevi gereği düzenlemeye yetkili olduğu belgelerden olmadığı anlaşıldığından; sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK'nin 204/1 maddesinde düzenlenen resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturacağı gözetilmeden, yazılı şekilde kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçundan hüküm kurulması,

 

  • Kamu Görevlisinin Resmi Belgede Sahtecilik Suçuna TCK’nın 40/2 maddesinde Belirtilen Azmettiren ya da Yardım Eden Olarak İştirak Edilir.

 

  1. CEZA DAİRESİ, Esas : 2020/6669, Karar : 2021/6159, Karar Tarihi :01.07.2021

 

“…5237 sayılı TCK'nin 40/2. maddesine göre, özgü suçlarda özel faillik niteliği taşıyan kişilerin fail olabileceği bu suçun işlenişine iştirak eden diğer kişilerin ise ancak azmettiren veya yardım eden olarak sorumlu tutulabileceği cihetle, somut olayda noter katibi olan temyiz dışı sanık ...'ın eyleminin dosya kapsamına uygun şekilde görevi kötüye kullanmak suçunu oluşturduğunun kabul edilmesi, kamu görevlisi olmayan sanıklar ... ve ...'ın sanık ...'ın görevi kötüye kullanma suçuna TCK'nin 40/2. maddesi anlamında azmettiren ya da yardım eden sıfatıyla iştiraklerinin bulunmaması ve sanıkların eylemlerinin, noter katibi olan sanığın eyleminden bağımsız TCK'nin 204/1 ve 204/3. maddelerinde düzenlenen kanunen sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli belgelerde sahtecilik suçunu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfında hataya düşmek suretiyle yazılı şekilde TCK'nin 204/2 ve 204/3. maddeleri uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi,”

 

  • Noterler Tarafından Düzenleme Biçimindeki Hukuki İşlemler Sahteliği Sabit Oluncaya Kadar Geçerlidir.

 

  1. CEZA DAİRESİ, Esas:2017/16027, Karar:2020/2256, Karar Tarihi: 09.03.2020

 

“…Kanun hükmü gereği sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli belge niteliğinde bulunan Beşiktaş 25. Noterliği’nin 06.12.2011 tarihli ve 28569 yevmiye numaralı vekaletnamesi nedeniyle sanıklara verilen cezanın TCK’nın 204/3. maddesi gereğince artırılması gerektiğinin gözetilmemesi...”